27 Mayıs 2023 Cumartesi

Cannes'da Ödül Akşamı

Bu akşam belki de Nuri Bilge Ceylan bir kez daha ödül için Cannes'da sahneye çıkacak ama 2014'te olduğu gibi yıllardır Cannes törenleri Türkiye'den canlı yayımlanamıyor. Umut edelim ki ülke yönetiminin Avrupa'dan uzaklaşmasıyla ilişkili eksen kaymasının bir sonucu olan bu durum önümüzdeki yıl değişsin. Alın işte; seçim sonuçlarının en masum, en az önemli çıktılarından biri de bu, sonra da politika ayrı sanat ayrı nasıl diyebilir, seçime ne kadar ilgisiz kalabilirsiniz ki !

Biz Türkiye'de seçimin boğucu atmosferinden henüz çıkamazken, Türkiye'den bir yönetmen; Nuri Bilge Ceylan sessiz sedasız geldi geçti Cannes'dan... Roman estetiğine evrilen sinemasında yeni bir eşik olarak anılan filmi yönetmenin en uzun filmi, Kış Uykusu'ndan 1 dakika fazla ve yine her zamanki yönetmenlik becerisini ortaya serdiği görüşü hakim ama bazı yerli eleştirmenlerin filmin içeriğine ilişkin bazı itirazları var, bu itirazlar ise aslında tek bir eksende toplanıyor, bu kez bir miktar daha politik olmaya çalışan sinemasının varoluşçuluğun çeperlerini bir türlü aşamaması. Ceylan'dan bir tür Özcan Alper ya da Emin Alper gibi bir içerik beklemenin hayal kırıklığı belki de. Festivalin ilk çeyreğinde gösterilen film, festivalin son gününde hala ödül listelerinde kendine yer buluyor. Yorumlardan çıkardığım sonuç, yönetmenin daha önce ulaşamadığı bir ödül olan Senaryo Ödülü'nü almasının sürpriz olmayacağı, ancak Palmiye ya da Büyük Ödül beklentisinin düşüklüğü. Farklı eleştirmen gruplarının listelerine göz attığımızda ödül için Jonathan Glazer, Aki Kaurismaki, Justine Triet, Win Wenders ve Nuri Bilge Ceylan'da uzlaşılmış görünüyor. Bu isimlerin hemen sağrısında ise Todd Haynes var. Diğer yandan Nanni Moretti beklentileri karşılayamamış görünse de Fransızların listelerinde ilginç biçimde Moretti de ödül potasının sınırında. Son gün gösterilen Ken Loach ve özellikle Alice Rohrwacher'in de ödül listesine girebileceğini yazanlar var. Bu isimler haricinde 3 saat 32 dakikalık süresine karşın Wang Bing ya da Tran Anh Hung, 
Catherine Breillat, Kaouther Ben Hania, Ramata-Toulaye Sy gibi ödül listesine sızabilecek ve kimilerince sürpriz olarak adlandırılacak isimler de mevcut... Diğer yandan Cannes, zaten son yıllardaki tercihleriyle sürprizlerle dolu bir festivale dönüşmedi mi? Böyle bir ortamda ödüllerin nasıl dağıtılacağı da anlamını iyiden iyiye yitiriyor... Festivaldeki tüm notlama tablolarının bir araya getirildiği, aslında filmlerin sinema kamuoyunun görece geniş kitlesindeki yansıması olarak okunabilecek cannes-ratings tablosuna da son kez bakmakta fayda var çünkü Nuri Bilge Ceylan'ın yarışmadaki 21 film içerisinde 5. sırada olması (henüz 351 kişi puanlamış, 7,64 ortalamaya sahip) dikkat çekiyor. Geçmişe döndüğümüzdeyse yönetmenin önceki filmlerinden Ahlat Ağacı aynı tabloda 101 kişi tarafından puanlanmış ve 10 üzerinden 7.51 ortalama tutturup 4.sıraya yerleşmiş. Kış Uykusu ise aynı tabloda 79 kişi tarafından puanlanıp 7.71 ortalamayla 2.sıraya yerleşmiş, Bir Zamanlar Anadolu'da da 25 kişi tarafından puanlanıp 7.06 ortalama ile 4.sırada. Yani Ceylan, sadece ödül veren jürileri değil Cannes'da film izlemeye gelen geniş kesimleri de hep tatmin etmiş bir isim, bugün de durum farksız görünüyor.